Bitcoin (BTC) ve kripto para devriminin, 2008 Finansal Krizi’nin hemen ertesinde ortaya çıkması sizce tesadüf mü? Bunun tesadüf olduğunu düşünüyorsanız, muhtemelen yanılıyorsunuz! Fitili 2006’da ABD’de ateşlenen ve 2008’de tüm dünyaya yayılan finansal kriz, geleneksel finans sistemine güveni öyle bir yıktı ki, Bitcoin 2009’da piyasaya çıktığında birçok kişi tarafından potansiyel bir kurtarıcı olarak görüldü.
Bu yazımızda önce 2008 Finansal Krizi’nden, ardından bu krizin Bitcoin ile ilişkisinden bahsedeceğiz.
2008 Finansal Krizi Nasıl Çıktı?
Kimi uzmanlara göre tarihin ilk küresel krizi, 2008 yılında çıktı ve neredeyse tüm dünyayı etkisi altına aldı. Ancak bu krizin ilk işaretleri aslında 2006’da, ABD’de görülmeye başlamıştı bile.
2000’lerin başı, ABD’de mortgage çılgınlığının yaşandığı bir dönemdi. Amerikan halkı, çok ucuz kredilerle ev sahibi oluyordu. Öyle ki kredi geçmişi olmayanlar ya da düşük kredi geçmişine sahip olanlar bile ev satın alabiliyordu. Ancak bu pembe tablo, Haziran 2004’te ABD Merkez Bankası’nın (FED) faiz artırmaya girişmesi ve ev sahipliğinin doygunluğa ulaşmasıyla bozulma emareleri göstermeye başladı. 2004 itibarıyla ABD’deki ev sahipliği oranı yüzde 69,2 gibi yüksek bir orana ulaşmıştı ama ev sahiplerinin birçoğunun bankalara devasa miktarlarda kredi borçları vardı.
2006 yılının başlarında konut fiyatlarının düşüşe geçmesiyle beraber her şey sarpa sardı. Artık Amerikalıların evleri, satın alırken ödediklerinden daha az para ediyordu. Bu arada gıda fiyatları ve altın gibi değerli madenler tarihin o zamana kadarki en yüksek seviyelerini görüyor; ABD doları ise aşağı yukarı bütün para birimleri karşısında değer kaybediyordu. Sonuç itibarıyla birçok Amerikalı, kredi faiz borçlarını ödeyemeyerek evsiz kaldı.
2007 yılına girilirken finansal piyasalar bu mortgage krizine bir çözüm bulabilmiş değildi. Kısa süre sonra ise krizin çok daha derin, etki alanının çok daha geniş olduğu anlaşılacaktı. Düşük gelirli ailelere satılan mortgage paketleri, borsalarda alınıp satılabilen tahviller haline getirilmişti. Bazı büyük yatırım bankaları da bu yüksek riskli tahvillerden satın almıştı. Konut fiyatlarının çakılması ve mortgage krizinin derinleşmesiyle 2008 yılında ABD finans sisteminde önü alınamaz bir yangın çıktı: Önce Bearn Stearns, ardından Lehman Brothers battı. Artık ok yaydan çıkmıştı.
Kriz, kısa sürede Avrupa’ya ve oradan dünyanın geri kalanına sıçradı. İşte, 2008 Finansal Krizi dediğimiz olgu böylece küresel bir nitelik kazandı ve birçok insanın geleneksel finansa olan güvenini yitirmesine yol açtı.
2008 Finansal Krizi ve Bitcoin (BTC) Arasındaki İlişki
2008 Finansal Krizi, tüm dünyada geleneksel finans sitemine olan güveni derinden sarstı. İnsanların aklında merkez bankalarına, itibari para birimlerine, merkezi otoriteye dair soru işaretleri oluştu.
Ancak çoğu zaman sorunlar, çözümleri de beraberinde getirir. Krizin küresel bir nitelik kazandığı 2008 yılında, Satoshi Nakamoto takma ismini kullanan bir kişi ya da grup Bitcoin whitepaper’ını yayımladı. Bu whitepaper, merkeziyetsiz bir finans ağı ve kripto para birimi öneriyordu. 2009 yılında BTC’nin piyasaya çıkmasıyla bu öneri hayat buldu ve yeni bir finansal sistem arayışındaki milyonlarca kişi tarafından geleneksel finans sistemine alternatif olarak kabul gördü.
Bugün Bitcoin haricinde Ethereum (ETH), Avalanche (AVAX), Polkadot (DOT) ve daha on binlerce kripto para birimi bulunuyor. Artık kripto paralar ve merkeziyetsizlik fikri, hayatımızın değişmez bir parçası. Birçok uzmana göre ise kripto paralar, geleceğin ekonomisinin merkezinde yer alacak.