Impermanent Loss, bir likidite havuzuna likidite sunmanız ve yatırılan varlıkların toplam değerinin, zaman içinde düşmesi durumudur. Düşüş ne kadar büyük olursa, Impermanent Lost’da o kadar yüksek olur. Bu durumda kayıp, yatırma zamanına kıyasla çekim zamanında dolar bazında değerin düşmesi anlamına gelir.
Nispeten dar bir fiyat aralığında hareket eden ya da stabil kripto para varlıklarını içeren havuzlarda Impermanent Lost riski diğer havuzlara göre daha azdı. Varlıkların yatırıldığı havuzdaki bir varlığın fiyatının sürekli düşmesi ise havuz içerisindeki varlıkların total değerinin yani sunulan likiditenin dolar karşılığının düşmesi demektir. Ancak likidite sağlayıcılar bu kayıp riskinin yanı sıra likidite sağladıkları havuzlarda işlem ücreti kazanmaktadırlar. Bir merkeziyetsiz borsada Impermanent Lost riski yüksek olan ve fiyatı sürekli düşen bir varlığın likidite havuzu bile işlem ücretleri sayesinde karlı olmayı sürdürebilir.
Uniswap (UNI) merkeziyetsiz borsası üzerinde her işlemden %0,3 ücret alınır ve bu tutar doğrudan likidite sağlayıcılara gider. Bir havuzdaki işlem hacmi yüksekse, Impermanent Losstan büyük oranda etkileniyor olsa bile bu havuza likidite sunmak karlı olabilir. Fakat bu durum protokole, havuzun kendisine, yatırılan varlıklara, hatta daha geniş çapta piyasa koşullarına bağlıdır.
Impermanent Lost Nasıl Gerçekleşir?
Impermanent Lost’un bir likidite havuzunda nasıl gerçekleşebileceğine örnek olarak;
Ali, bir likidite havuzuna 1 ETH ve 3.000 USDT yatırır. Bir otomatik piyasa yapıcı mekanizması kullanan (AMM) havuzlarda, yatırılan token çifti birbirine eşit değerde olmalıdır. Bu da yatırma işleminin yapıldığı zamanda 1 ETH'nin fiyatının 3000 USDT ve Ali'in yatırdığı tutarın dolar karşılığının 6.000 USD olduğu anlamına gelir.
Buna ek olarak, havuzda toplam 10 ETH ve 30.000 USDT vardır – bu tutar Ali gibi başka kullanıcılar tarafından sunulmuştur. Bu durumda, Ali'in bu likidite havuzdaki payı %10'dur ve toplam likidite 60.000 USD değerindedir.
ETH'nin fiyatının 6.000 USDT'ye yükseldiğini varsayalım. Bu durumda likidite havuzundaki fiyatın globaldeki fiyata eşit olması amacıyla birçok kullanıcı havuza USDT ekleyerek havuzdan ETH satın alır. Havuz içerisindeki likidite sabit kalsa da varlıkların fiyatları ve oranları değişmiştir. ETH 6.000 USDT olduğu için havuzda bulunan ETH ve USDT miktarının oranı değişmiştir. Fiyatların dengeye gelmesiyle birlikte havuzda 7,5 ETH ve 45.000 USDT vardır.
Ali fonlarını çekmek istediğinde havuz içerisindeki ağırlığı olan yüzde 10 değişmediği için 0,75 ETH ve 4500 USDT olarak varlıklarını çekebilir. İlk etaptaki toplam 6.000 USD’lik varlık ise 9.000 USD olmuştur. Ancak Ali havuza eklemek yerine varlıklarını elinde tutsa idi toplam değeri 9500 dolar olacaktı. Ancak Ali’nin likidite eklemesinden sonra fiyat 1500 USDT’ye düşse idi, Ali havuzdan 2121 USDT ve 1,44 ETH çekebilecek. Çünkü fiyat düşersen yatırımcılar havuza ETH koyarak USDT almaktadırlar ve havuzdaki toplam değer giderek düşmektedir. İlk durumda 6.000 USD değerinde varlık yatıran Ali, son durumda 4281 USD’lik bir varlığa sahip olmaktadır.
Bu örnekteki kayıplar Impermanent Loss olarak adlandırılmaktadır. İlk örnekteki 500 dolarlık fark potansiyel kardan zarar olarak adlandırılır ve işlem ücretleri vs ile kapatılabilir bir farktır. Ancak ikinci durumdaki 1.700 USD’lik fark ise ana paradan kaybedilen bir tutardır.