Ripple Ekosisteminde XRP Coinin Rolü

Orta Seviye
Ripple Ekosisteminde XRP Coinin Rolü

Bir zamanlar Ripple (XRP), Bitcoin’den (BTC) sonra en değerli kripto para birimiydi. Ripple’a karşı açılan SEC davasının da etkisi ile Ripple, ikincilikteki yerini öne Ethereum’a bıraktı, sonra da piyasa değeri bakımından daha da geriledi. Bununla beraber, Ripple hâlâ en değerli 10 kripto para birimi arasında yer alıyor.  

Ancak Ripple’ın piyasa değerinin her şeye rağmen yüksek oluşu, onun tartışmalara konu olmasının önünde engel değil. Özellikle ağın yerel kripto para birimi XRP coin, eleştirilerin hedefi oluyor. Ripple projesini eleştirenler, XRP coinin, mevcut değerlemesini destekleyecek yeterli çekişi (traction) kazanamadığını öne sürüyor. 

XRP coinin çekişi, bu kripto para biriminin bir varlık olarak veya Ripple platformunda bankalar arasındaki işlemin bir aracı olarak değerlemesi şeklinde ifade edilebilir. Aslında, XRP coinin Ripple ekosistemindeki rolü, Ripple'ın piyasalardaki genel değerlemesinin belirleyicisi haline geldi. Ripple etrafındaki bütün yasal karmaşası bir yana, XRP coinin Ripple ekosistemindeki rolü, hâlâ birçokları için soru işaretleri barındırıyor.

Bu makalemizde, Ripple ekosisteminde XRP coinin rolünü açıklayacağız. 

XRP coinin Ripple ekosistemindeki rolü ne?

Bugün mevcut sınır ötesi işlemler, yalıtılmış ve birbirinden bağımsız teknoloji sistemleri arasında gerçekleşmektedir. Ripple, bu sistemlere bağlanmak için ödemelerin birbirine bağlı defterler aracılığıyla yönlendirilmesini sağlayan Interledger (IL) protokolünü kullanır.

Bu protokol, internet sistemlerinin temelini oluşturan ve farklı bilgisayarların ve sistemlerin birbirleriyle etkileşime girmesini sağlayan TCP/IP protokolüne benzetilebilir. IL protokolünü oluşturan defterler, finansal kuruluşların kendi ağlarının bir parçası olabileceği gibi birden çok varlığı kapsayan bir ağdaki güvenilir düğümler de olabilir. Sistemin genel teknolojisi, sınır ötesi işlemler için işlem hızını artırmak üzere tasarlanmıştır.

Bununla beraber, IL protokolü, her ne kadar akıllı ve geleceğe dönük bir teknoloji sunsa da döviz transferleri için kullanılan hesaplardaki fiat para birimlerinin ön finansmanı sorununu hâlâ çözmüyor. Nostro ve vostro olarak bilinen bu hesaplar, bankalar gibi finansal aracılar tarafından döviz işlemleri için likidite sağlamak amacıyla bir işlemin her iki ucunda tutulan hesaplardır.

İşte, XRP coin bu noktada devreye giriyor. Ripple ürünleri, hızlı bir şekilde likidite sağlamak için XRP coin kullanır.

Bir Ripple ürünü olan xRapid işletmelerin ve finansal kurumların iki farklı fiat para birimi arasında para transferi gerçekleştirmesinde XRP coinden yararlanır. Basit şekilde açıklayalım: Sınır ötesi işlemlerde gönderilen bir fiat paranın alıcının bölgesindeki fiat para birimine çevrilmesi gerekir. Bu maliyetli ve yavaş bir işlemdir. Ancak xRapid, gönderilen para birimini önce XRP’ye dönüştürür; ardından XRP’yi hedef para birimi ile takas eder. Ripple bunu “üçüncü taraf likidite tedariği” olarak adlandırmaktadır. Yani Ripple, XRP’yi bir köprü para birimi olarak kullanmaktadır.

Para birimi olarak XRP

Aslında Ripple’ın sunduğu bu çözüm, yeni bir çözüm değil. Uluslararası piyasalarda ABD Doları da XRP coine benzer bir rol oynuyor. ABD Doları, çok sayıda uluslararası ticaret işleminde köprü para birimi olarak kullanılmaktadır. ABD Doları, özellikle uluslararası piyasalarda az işlem gören para birimleri arasındaki takaslarda çok kullanışlıdır. Örneğin, Kırgızistan Somu ile Japon Yeni arasındaki bir takas işlemi, ABD Doları üzerinden gerçekleştirilir. 

Bununla beraber, xRapid'deki XRP işlemlerinin belirli avantajları vardır. Ripple CTO'su Stefan Thomas'a göre XRP, diğer dijital varlıklara kıyasla bir sentin çok altında bir maliyete ve işlem başına üç saniye daha fazla hıza sahip. XRP başka avantajlar da sunuyor: Bankalar, XRP kullanarak, nostro hesaplarına ön finansman sağlamak zorunda kalmadan gerçek likidite sağlayabilir.

Ancak XRP kullanan işlemlerin de bazı riskleri vardır. Finansal kurumlar, transferlere likidite sağlamak için Ripple'a bağımlıdır. Transfer değerini de XRP coin arzı ve talebi belirler; bu da harici bir risk olarak sayılabilir. Kripto para birimlerinin ne kadar volatil olduğunu göz önünde bulundurursak, bu risk daha da artar. XRP değerindeki ani artışlar veya düşüşler transferleri engelleyebilir ya da transferlerin değerini artırıp azaltabilir. 

Menkul kıymet olarak XRP

Şubat 2018'de Amerika Birleşik Devletleri Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC), Ripple Lab yöneticileri Bradley Garlinghouse ve Christian Larsen'in XRP fiyatını manipüle ettiğini iddia etti. SEC, Garlinghouse ve Larsen'in yanı sıra Ripple Lab şirketine karşı dava açtı. SEC’in suçlamasının temelinde XRP'nin menkul kıymet olarak kabul edilmesi gerektiği iddiası yatıyordu.

2020’de, eski Emtia Vadeli İşlemler Ticaret Komisyonu Başkanı Chris Giancarlo, XRP coinin Howey testinin kriterlerine uymadığı için menkul kıymet olarak kabul edilmemesi gerektiğini savundu. Ancak Giancarlo'nun temsil ettiği hukuk firması, Ripple'ın hukuk müşaviri olduğundan bu açıklama şüpheyle karşılandı

8 Şubat 2022 itibarıyla SEC ve Ripple arasındaki dava devam ediyor. Davanın 2022 içinde sonuçlanması bekleniyor. O zamana kadar XRP coinin menkul kıymet sayılıp sayılamayacağı tartışmalara konu olmayı sürdürecek. 

SEC’in Ripple davasına dair detaylı bilgi almak için tıklayın

Sonuç

Gördüğümüz gibi, XRP, Ripple'ın faaliyetlerinde ve ürünlerinde temel bir role sahiptir. Ripple ağının avantajları, çoğunlukla XRP coinin işleviyle sağlanmaktadır bile denebilir. Ancak XRP coinin Ripple ekosistemindeki rolü, ikisi arasındaki bağımlılıklar ve birbirlerine olan etkileri tam olarak anlaşılabilmiş değil. Kripto para birimleri regüle edilmedikçe ve bir para birimi ya da yatırım aracı olarak tanımları belirlenmedikçe de anlaşılması güç.