Merkez bankası, bir ülkenin para politikasını denetler ve yönetir. Merkez bankaları bir ülkenin para arzını kontrol etmekten (itibari para biriminin verilmesi yoluyla) ve faiz oranlarını belirlemekten sorumludur. Merkez bankasının hedefleri enflasyonu önlemek, işsizlikle mücadele etmek ve para sistemini istikrara kavuşturmaktır. Bir ülkenin para arzı, ülkenin ekonomisini bir çok şekilde etkileyebilir bu nedenle ekonomiyi dengelemek için merkez bankaları parayı manipüle ederler.
Amerika Birleşik Devletleri'nde, Federal Rezerv Bankası (FED), ülkenin merkez bankası olarak faaliyet göstermektedir. Dünyadaki diğer önemli merkez bankaları arasında Avrupa Merkez Bankası, Çin Halk Bankası ve İngiltere Bankası bulunmaktadır. Türkiye'de Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) hizmet vermektedir.
Merkez bankaları dünyadaki çoğu ülkede bulunmaktadır. Uluslarının para sistemlerini ticari bankalarla birlikte yönetmek için çeşitli yöntemler kullanırlar. ABD'de, Federal Rezerv Sisteminin bir parçası olarak kayıtlı olan ticari bankalara da üye bankalar denir. Bazı yaygın yöntemler arasında, rezervin ihtiyaçlarının belirlenmesi, bankacılık faiz oranlarının ayarlanması ve açık piyasa işlemlerinin yönlendirilmesi yer alır.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), banknot ihraç eden, Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti'nin para ve kredi politikasını yürüten, veznedarlık görevini üstlenmiş ve devletin iktisadi ve mali danışmanlığını yapan yasal olarak bağımsız bir ekonomik kurumdur. Kağıt para (banknot) basma tekelini elinde bulundurur ve bu yetkiye istinaden bağımsız olarak para politikasını belirler. Ayrıca Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı olan Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğünce basılan madeni paraların tedavülü de Merkez Bankasınca sağlanmaktadır.
Mali rezervler
Mali rezervler, çoğu finans kuruluşunun uluslararası olarak kullandığı kısmi rezerv bankacılık sisteminin bir parçası olarak olmazsa olmazdır. Merkez bankası, ticari bankalar için asgari rezerv ihtiyaçlarını belirlemekten sorumludur; yani bu bankaların, müşterileri tarafından hesaplarına yatırılan paranın küçük bir yüzdesini tutmaları ve paranın geri kalanıyla da kredi verebilecekleri anlamını taşımaktadır.
Faiz oranları
Merkez bankaları üye bankaların müşterilerine verecekleri kısa dönem kredileri için gereken faiz oranlarını belirlerler. Üye bankalar, işletmelere ve tüketicilere ipotek, taşıt, iş genişletme, ekipman ve diğer büyük satın alımlar için kredi sunmaktan sorumludur. Ayrıca belirlenen faiz oranlarında tahvil satışıda yaparlar. Merkez bankasının faiz oranı, ticari bankalara kredi verme faaliyetlerinde rehberlik etme amacını taşır. Faiz oranı düşük olduğunda, bankaların daha fazla kredi vermesi daha olasıdır. Ancak merkez bankası faiz oranlarını yükselttiğinde üye bankaların da kredi verme olasılığı düşecektir.
Açık piyasa işlemleri
Üye bankalar, merkez bankasından menkul kıymetler satar ve satın alır (Örneğin, devlet tahvilleri ve ipoteğe dayalı menkul kıymetler). Bir merkez bankası, üye bankalarından menkul kıymet satın aldığında, ticari bankalara müşterilerine kredi vermeleri için daha fazla nakit verir. Son zamanlarda yaşanan ekonomik krizlerde, merkez bankaları bu yöntemi niceliksel genişleme (QE) yoluyla ekonomik iyileşmeye yardımcı olmak için kullandı. Kısacası, QE stratejileri bir bankanın finansal rezervlerine kredi yoluyla para ekleyerek yeni para yaratmasıdır.
Merkez Bankası Dijital Para Birimi (CBDC) Nedir?
Merkez bankası dijital para birimi (Central Bank Digital Currency), belirli bir ülkenin (veya bölgenin) sanal yönünü temsil eden elektronik bir kaydı dijital ortamda kullanan itibari para birimi olmaktadır. CBDC merkezileştirilmektedir başka bir deyişle ülkenin bankalar gibi yetkili para otoriteleri tarafından denetlenerek kontrol altına alınmaktadır.
Merkez Bankası Dijital Para Birimlerini Anlamak
Blok zinciri ağı bloklar olarak verileri kayıt sistemi ile oluşan bir defter tekonolojisi üzerinde işlem yapan Bitcoin ve Ethereum gibi kripto para birimlerine yönelik giderek artan bir ilgi mevcuttur. Bu dijital para birimlerinin bir çok alanda popülerlik kazanmasının arkasında merkeziyetsizlik yatmaktadır. Birçok insan dijital para birimlerinin artışlarını, ülkelerin merkez bankası gibi düzenleyici kurumlarının gözetimi ve kontrolü altında çalışan bankacılık sistemine karşı gelişmiş bir tehdit olarak görmektedir. Şu an için kripto paralarınının uygun bir şekilde muhafaza edilebileceği güçlü bir platform konusunda netlik sorunu olabilmektedir. Üstelik piyasaya yeni kripto para birimlerinin de sürülmesi, dolandırıcılık, siber saldırı biri sorunları da beraberinde arttırmaktadır. Kripto paralar üzerinde yaygın hale gelen bu kontrolsüzlük, merkez bankalarını harekete geçirerek kendi kripto paraları üzerinde çalışmaya itmiştir. Yapılan çalışmalar üzerine denetlenebilen kripto paraları, merkez bankası dijital para birimleri olarak adlandırılmaktadır. Ayrıca denetlenebilir oldukları için merkez bankaları tarafından işlenebilmekte ve kontrol edilebilmektedir.
Dijital fiat para birimleri veya dijital temel para olarak da adlandırılan CBDC (Central Bank Digital Currency), bir ülkenin fiat para biriminin dijital olarak temsil edildiği para birimi şeklinde de düşünülebilinir. Bu para birimleri altın veya döviz rezervleri ile de desteklenebilmektedir. Denetlenebilen her dijital para birimi, ödeme sonucu alınan bir fatura gibi güvenli bir dijital araç olarak hareket etmeli ve resmi olarak da kullanılabilmelidir. Bilindiği üzere her kağıt para üzerinde kendisini bir diğerinden ayıran bir seri numarası bulunmaktadır, bu noktada her denetlenebilen dijital para birimi de taklitleri engellemek açısından birbirinden benzersiz olacaktır. Buna ek olarak denetlenebilir dijital para birimleri merkez bankası çatısı altında olduğundan ve aynı zamanda burada kontrol edilen para arzı değişkenin de bir parçası haline geldiğinden, bu para birimleri madeni paralar, bonolar, tahviller gibi düzenlenmiş para birimleriyle çalışmaktadır.
Merkez bankası dijital para birimi (CBDC), gelir olarak kripto para birimleri gibi dijital formların kolaylığından ve güvenliğinden ve geleneksel bankacılık sisteminin denetlenebilir ve rezerv destekli para dolaşımı gibi özelliklerinden fayda sağlamaktadır. Ülkelerin merkez bankaları ya da merkezi para otoriteleri denetlenebilir dijital para birimlerinin hareketlerinden sorumlu olmaktadır.
Merkez Bankası Dijital Para Birimi (CDBC)’ne Örnekler
Günümüzde ülkeler resmi olarak merkez bankası otoritesi altında işleme alınan bir dijital para birimi yoktur. Fakat merkez bankalarının çoğu, merkez bankası dijital para birimlerinin nasıl uygulandığını ve kullanıldığını gösteren araştırma projeleri üzerinde durmaktadır. Buna örnek olarak Rusya, 2017'de Vladimir Putin tarafından duyurulan "kripto-ruble"yi oluşturma ve geliştirme yolunda ilerlemektedir. Putin'in blok zincirine olan ilgisinin temel sebeplerinden biri, yapılan işlemlerin şifreler ile korunması ve dolayısıyla diğer güçlü ülkelerden gelecek yaptırımlara karşı endişesiz para işlemlerinin gerçekleşebilir hale gelmesidir. Kripto-ruble fikri, Financial Times'ın 2018 yılının Ocak ayında, Putin'in ekonomi danışmanlarından biri olan Sergei Glazyev'in bir hükümet toplantısında "Bu para birimi aracı (CryptoRuble) devlet adına yapılacak hassas faaliyetler için bize çok uygundur. Yaptırımları dikkate almadan dünyanın her yerindeki sözleşme ortaklarımızla hesaplaşabiliriz." şeklinde belirterek, bu para birimine olan ilgiyi arttırmıştır. Ayrıca Glazyev, 2014 yılında o dönemin ABD başkanı Obama tarafından Amerika'da ticaret yapılması veya Amerika'ya seyahat etmeyi engelleyen yaptırımlarla karşılaşmıştır. Bu gibi yaptırımlar üzerine kripto-ruble merkezi dijital para birimi olarak güçlü bir şekilde desteklenmektedir.
Başka bir örnek ise Venezuela'nın, fiziksel ham petrol stoklarıyla desteklenecek "petro" adlı bir merkezi dijital para birimi üzerinedir. Petro üzerinde 2017 yılından bu yana çalışmalar yapılmaktadır. Venezuela hükümeti 2018'de petrol, altın ve diğer değerli madenlerin değerine bağlı olduğu iddia edilen "petro gold" adlı merkezi dijital para biriminin de bilgisini duyurmuştur.