Eski bir ABD başkanının, hem de tekrar başkanlığa adayken, ABD'nin göbeği New York City'de ABD doları dışında bir para birimiyle hamburger satın alacağı kimin aklına gelirdi? Belki de bundan 50 yıl sonra bunu kimse tuhaf karşılamayacak. Ama eski ABD Başkanı ve Cumhuriyetçi Parti'nin 2024 Seçimleri'ndeki başkan adayı Donald Trump'ın bu yaptığı bugün şaşkınlık uyandırıyor. Hangi yaptığı mı? Yoksa siz hâlâ duymadınız mı? Donald Trump, seçim kampanyası sırasında uğradığı içkili bir restoranda hamburger yedi... hesabını ise dolar ile değil, kripto para piyasasının amiral gemisi Bitcoin (BTC) ile ödedi!
Ne Yaşandı?
Bilmeyenler için kısa bir özet geçelim: ABD Başkan Adayı Donald Trump, 18 Eylül'de New York'un şehir merkezinde bir kampanya gezisindeydi. Bu gezi sırasında "Bitcoin barı" olarak bilinen ünlü Pubkey'e de uğradı. Burada hamburger yedi ve Bitcoin ile ödeme yaptı. Böylece, Bitcoin ile ödeme yapan ilk eski ABD başkanı oldu.
Peki ama bu ne anlama geliyor? Bugün 19 Eylül 2024. Gelin, bundan 50 yıl sonra bu yazıyı okuyacaklar için bunun neden şaşırtıcı olduğunu ve manşetlere taşındığını anlatalım!
ABD Doları vs. Bitcoin (BTC)
ABD doları, uzun yıllardır uluslararası rezerv para birimi konumunda ve tüm para birimleri arasında en güçlüsü o. Bununla beraber, ABD doları geleneksel finans sisteminin temelini oluşturuyor. Tabiri caizse, onun motoru! Doğal olarak, bu finans sistemi sarsıldığında doların küresel hakimiyeti de tartışmaya açılıyor. 2008 yılında da işte bu oldu: ABD'de başlayan finansal kriz tüm dünyaya yayılınca geleneksel bankacılık sistemi gibi dolarizasyon da tartışmaya açıldı. Aynı yıl ortaya çıkan bir teknoloji ise çıkış yolu arayanlara yeni bir pencere açtı. Bu teknoloji Bitcoin'di ve merkeziyetsiz blokzincirler ile kripto paraları ortaya koydu. Merkez bankalarının ve devletlerin hakimiyetindeki geleneksel, merkezi finansın alternatifi merkeziyetsiz finans (DeFi) gündeme geldi.
Başlangıçta bu teknoloji ve finansal yaklaşımı çok da anlaşılmadı. Ama yavaş yavaş popülerlik kazandı ve Bitcoin'i Ethereum (ETH) gibi daha binlerce başka kripto para birimi izledi. Bunların çoğunun amacı, tıpkı BTC gibi, finans dünyasını merkeziyetsizleştirmekti. Kripto para piyasası büyüdükçe büyüdü ve trilyon dolarlık işlem hacmine ulaştı. El Salvador, Bitcoin'i resmi para birimi ilan etti. Birçok şirket BTC birikimi yapmaya başladı veya kripto paralarla ödemeleri olanaklı hale getirdi. Bitcoin ve Ethereum ETF'leri piyasaya sürüldü. Gram altın gibi geleneksel yatırım araçlarının bile kripto varlık versiyonları üretildi. Sonuçta merkeziyetsiz kripto paraların bu yükselişi kaçınılmaz bir tartışmayı da beraberinde getirdi: Bitcoin, ABD dolarına alternatif mi olacak? Bu soru aslında şöyle de sorulabilir: BTC, doların ve doğal olarak ABD'nin küresel ekonomi üzerindeki etkisini sona erdirebilir mi?
Bu bir dönem ABD politikasının ana gündem maddelerindendi. Öyle ki bir dönem Donald Trump'ın da rakibi olan Demokrat Partili eski first-lady ve başkan adayı Hillary Clinton, 2021'de verdiği bir röportajda kripto paraların "doların uluslararası rezerv para statüsünün altını oyduğunu" öne sürmüştü. Bu sıralarda Trump da şu anki sıkı BTC destekçisi tutumunun aksine net bir şekilde BTC'ye karşıydı ve BTC'nin dolar için tehdit olduğunu savunuyordu. İşte tam da bu yüzden Trump'ın, 80'ine merdiven dayamış eski bir ABD başkanının New York'ta yediği bir hamburgerin hesabını BTC ile ödemesi bugün son derece şaşırtıcı!
Bir Hamburgerden Fazlası!
Elbette kimse Donald Trump'ın hamburgerini ödeyecek doları olmamasına şaşırmıyor çünkü Trump'ın dolarlarının olmaması gibi bir olasılık söz konusu değil. Burada şaşırtıcı olan ve bu olaya haber değerini veren şey, 2021'de bile kripto para karşıtı tutumunu sürdüren Trump'ın BTC savunuculuğunu bugün seçim kampanyasının merkezine oturtması. Öyle ki ABD'nin finans merkezlerinden New York sokaklarında gezerken bir restorana girip BTC ile hamburger satın alıyor. Bu olay, ABD siyasetinde kripto paralara bakış açısının önemli bir kırılma yaşadığının en somut örneklerinden biri.
Aslında Trump, birkaç aydır bu açıdan insanları şaşırtmayı sürdürüyor. Seçim süreci başladığında tarafların kripto paralara yaklaşımı merak konusuydu. Demokrat Parti'nin ilk adayı, görevdeki ABD Başkanı Joe Biden, kripto paralar konusunda olumsuz bir tavra sahip görünüyordu. Biden'dan adaylığı devralan Kamala Harris'in ise şimdilik nötr bir tavrı var. Donald Trump ise kampanyasının ilk gününden itibaren Bitcoin'e sıcak yaklaştı. Bunun sadece popülist bir kampanya vaadi olmadığını ispatlamak için de temmuz ayında düzenlenen Bitcoin Konferansı'na katıldı ve burada, mealen şu sözlerle, çok net bir mesaj verdi: "Bitcoin'i stratejik rezerv, ABD'yi ise BTC merkezi yapacağım çünkü biz yapmazsak bunu Çin yapacak!"
Trump'ın BTC ile yediği hamburgerin anlamı da burada gizli. Birkaç yıl önce BTC'yi doların rakibi olarak gören Trump ve başka birçok ABD'li politikacı, artık BTC üzerinden Çin ile bir rekabete girme peşinde gibi görünüyor. Anlayacağınız, Trump'ın bu hamburgeri alelade bir hamburgerden çok daha fazlasıydı!